Bafralı Çiftçilerden ‘Traktör’ Protestosu: “Tarım Arazisine Beton Atmak Cinayettir”
MEHMET REBİİ ÖZDEMİR
SamsunBafra ilçesinde tarım arazisi üzerine pazar binası yapmak isteyen çiftçiler Samsun Büyükşehir Belediyesi Traktörleriyle protesto etti. Bafralı çiftçi Nurettin Genç, “Tarım arazilerine bu şekilde beton dökmek cinayettir” dedi.
AKP döneminde Bafra’nın Türbe Mahallesi’nde çiftçilik yapan vatandaşlar Samsun Büyükşehir Belediyesitarafından kamulaştırılan tarım arazisinde traktörleriyle eylem yaptı.
“TOPRAĞIN UYGUN ŞEKİLDE KULLANILMASINI İSTİYORUZ”
Türbe Mahallesi çiftçilerinden Fehmi Şahin, şunları söyledi:
“Türbe Köyü’nde bilindiği gibi geçen yıl bereketli yerler, Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılmıştır. Oldukça verimli olan bu arazinin toplamı 188 dönümdür. Aynı zamanda yanında bir yayla var, Türbe köyü buna bağlı bir yayladır. Bu bölge ve bu bölge son derece verimli bir topraktır. Türkiye 2017 tarım istatistiklerinde bile birinci sırada. Kapya biberi, domates, hibrit lahana, lahana türevleri, marul ilk sıralarda yer almaktadır. Ovamızın en pahalı, altından bile daha pahalı, verimli üretim kapasitesine sahip topraklarındayız. Bu arazi imardan çıkarıldı, Samsun Büyükşehir Belediyesi büyük bir hata yaptı. Bu arazilerin tekrar tarım arazisi haline getirilmesini istiyoruz. Her arsanın amacına ve kalitesine göre değerlendirilmesini istiyoruz. Bu topraklar bozuk topraklara dönüştürülerek yanlış hale getirilmiştir. Her arazinin amacına uygun kullanılmasını istiyoruz.
“BİZİ BAKAN KIRİŞCİYLE GÖRÜŞMEDİLER”
Geçen gün Tarım Bakanlığı’na gittik ve Tarım Bakanlığı’na buranın neden tarım arazisinden kaldırıldığını sorduğumuzda üst mercilere ulaştığımızda bir sonuç alamadık. Tarım Bakanı Sayın Vahit Kirişci ile görüşmemize izin vermediler. Bakan Yardımcısı ile görüşmeme bile izin vermediler. Yetkililere ulaşmak istiyoruz. Samsun’da bu kadar milletvekili varken, bugün bu milletvekillerinin bize vekillik yapmalarını istiyoruz. Bilindiği üzere beş alternatif alan bulunmaktadır. Bu alanların tamamı tarıma uygun değil, değerlendirilmesini istiyoruz. Bilindiği üzere 28 Aralık’ta ovaya gelen bilirkişi heyeti, Türbe köyündeki bu verimli arazinin hiçbir şekilde imara açılamadığını belirten 52 sayfalık bilimsel ret raporu hazırladı. Samsun Büyükşehir Belediyesi de bu raporu kabul etmiyor. İlim adamlarına, bilim raporuna, bilirkişi raporuna itiraz ederek aklı ve bilimi yok sayamazsınız. Mahkemelerde hep biz kazansak da, yeni bir yasa, hep bir şeyler çıkarılıyor. Yürütmeye devam etmeye çalışılıyor.”
“BU SEBEPLE TARIM TOPRAKLARINA BETON DÖKÜN”
Nurettin Genç dedi ki:
“Çiftçiydim, artık ne olduğumu anlayamıyordum. Araziyi bizden aldı, haberimiz yok. Tapu verdi mi haberimiz yok. 15 yaşında bir çocuk yapıyor. Tarım gibi çevreyi bozmayalım.Çok mağdur oluyoruz.Tarım yerine beton atmak cinayettir.Yalnız burası değil çemberler… Adamın bir dönümü var,”Bana bir yer açayım” diyor. , bu ne iş? Kimseye ulaşamıyorum. Traktörleri alsınlar, koca şehri satsınlar, yolları yapsınlar, bağış yapacaksak bunca genç ne olacak? Çalsınlar mı yer burası Yazık kimse gelip bakmıyor bunu Cumhurbaşkanımızdan istiyoruz bize o baksın çiftçiye sahip çıksın ben bir avuç gübre atmadım bu toprakta. Yaptıysam haram. Henüz bir avuç gübre atmadım. Buğdaya, pamuğa, pamuğa bak.”
“İSTENİRSE YILDA 3 İŞ ALINABİLİR”
Mahmut Erol da şunları söyledi:
“Bu durumda yapılması planlanan mevcut arazinin etrafı DSİ sulama kanalları ile çevrilidir. Sulu tarım yeridir, eğimi sıfırdır. Toprağın altında su vardır, üstünde su vardır. Yani yılda üç iş yapılır.” istenilirse alınabilir.Yoğun yağışlardan etkilenmeyen ve su sorunu olmayan birinci sınıf tarım.Bafra şehir merkezinden bakıldığında bile Kossu köyüne kadar bu toprakların olmadığını düşünüyorum.Herkese bunu söylüyorum. .Bölgenin en yüksek ekilebilir arazisi.Bu tür araziler geri alınamaz,geri alınamaz.Biz duruma karşıyız.Değiliz.Kayıp değil tüm Türkiye için kayıp.Buradan sebzeler gidiyor. Türkiye’nin çoğu ili yaz-kış.Bu topraklar 12 ay boş kalmıyor.Yaz-kış burada ekiliyor.Bu toprakların devlet projesiyle kesinlikle tarım dışına itilmemesi istiyoruz.Bu bizim işimiz değil. Ne Türkiye’nin ne de yararına.”
“ÇİFTÇİLER ‘NEREDE ÇALIŞACAĞIM’ DİYOR”
Türbe Mahallesi Muhtarı Asur Güngör, şunları söyledi:
“Buradaki vatandaşlarımızın sorunlarını kaç kez dile getirdik ama infazlar durdurulduğu halde hala burada işlerin hallolması için uğraşıyorlar. Yazık ki buralar burada çözülecek, buralar. buradan arazi gidiyor önü motamot merası merayı kurup boş alana otlak kullanacaklar yazık yazık günah.Vatandaşlar sabah hayvanlarıyla geliyor hem burada çalışıyor hem de 3 dekarları var İneklerini buraya getirip akşam getiriyorlar.Çocuklar bu şekilde çalışıyor.Adam 55 yaşında ve ‘Nerede çalışacağım’ diyor. ‘Nereye gideceğim’ diyor, burada üniversiteden mezun olanlar var. Üniversite öğrencileri iş bulamadı, iş yok. Zamanında belediyeye ‘Ya yer ya iş’ dedik. ‘Benim yerim, toprağım yok, veremem’ dedi. Bu forma uyulduysa yapılanlara karşı değiliz. Hal’e karşı değiliz. Neden Hal’e karşı olalım? Malımızı satacağız ama bunu mağdur etmeden yapmalıyız. Gidip hepsini hem Mustafa Demir’e hem de Hamit Bey’e anlattık ama o “4 kişiden fazla alamam” dedi.
“Burada 500 dönüm arazi çöp olacak”
Türbe Mahallesi’nde çiftçilik yapan Mertcan Genç, şunları söyledi:
“Samsun Bafra Türbe köyünde genç bir çiftçiyim. 22 yaşındayım, üniversite mezunuyum. Şu anda ziraat mühendisliğine hazırlanıyorum. Burada üretim yapıyorum. Gördüğünüz gibi karnabaharın dekarı 4 kilodan fazla. 2.000 fidanın dönümü 8 ton, karnabaharın şu an fiyatı 7 lira, dönüm başına hesap yaptığınızda 56 milyon dolar geliyor, buranın başka arazilerinde bu tonajda mal üretemezsiniz. Çünkü buraya ne kadar yağarsa yağsın alüvyon toprak olduğu için gözenekli toprak olduğunuz için yağmurlar yer altı kaynaklarına ulaşıyor DSİ’nin yaptırdığı kanallar var dört tarafı kanallarla çevrili yani biz bunları istemiyoruz araziler betonlaşsın.biz bu arazileri sadece kendimiz için istemiyoruz türkiye için istemiyoruz 200 dönüm arazi devlete gidecek buraya 350 dönüm mera gördüğünüz gibi mera alanını kullanacaklar Burada toplam 500 dönüm arazi çöp olacak.”